Başbakan Erdoğan: AK Parti'nin Rotasını Millet Çizer - Rtv66 TV
Başbakan Erdoğan: AK Parti'nin Rotasını Millet Çizer
Başbakan Erdoğan, partisinin Yozgat mitinginde yaptığı konuşmada AK Parti'nin milletin partisi olduğunu belirtirken, "Birilerinin değil, AK Parti'nin rotasını çeteler, kasetler çizemez.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Yozgat mitinginde yaptığı konuşmada AK Parti'nin milletin partisi olduğunu belirtirken, "Birilerinin değil, AK Parti'nin rotasını çeteler, kasetler çizemez. Sadece ve sadece millet çizer" dedi. Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun meydanlarda 'Ben Kemal'im, dürüstüm' dediğini hatırlatırken, eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den talimat aldığını iddia ederek, "Meydanlarda ben Kemal'im, dürüstüm diyen Bay Kemal. Sen nerelerden talimat alıyorsun, ne dolaplar çeviriyorsun. Sen çırak bile olamadın yahu" diye konuştu.
Beraberinde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ile birlikte özel helikopterle Yozgat Bozok Stadı'na inen Başbakan Erdoğan'ı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Vali Necati Şentürk, AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ile birlikte diğer yetkililer karşıladı. Erdoğan ardından Cumhuriyet alanını dolduran yaklaşık 10 bin kişiye hitap etti. Erdoğan, "Gönül insanı rahmetli Ahmet Efendi'nin şehri Yozgat'ı gönülden selamlıyorum. Yozgat, büyük Türkiye dedi, üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü dedi. Yozgat kendinden bekleneni en iyi şekilde yaptı. Çünkü Yozgat yiğidin harman olduğu yerdir. Yozgat bize, biz de Yozgat sevdalıyız" dedi.
Yozat'ın CHP ve MHP iktidarlarında neler çektiğini çok iyi bildiğini belirten Erdoğan, "3 Kasım 2002'de siz bu harekete sahip çıktınız, Yozgat göz bebeğimizdir, canımızdır, Yozgat'ı yeniden inşa etmeye devam edecek Bozok Ovası'nda bir dünya kenti, bir marka kenti oluşturmak için çok daha fazla ter dökeceğiz" dedi.
AK Parti'nin milletin partisi olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, "Birilerinin değil, AK Parti'nin rotasını çeteler, kasetler çizemez. Sadece ve sadece millet çizer. AK Parti'de ben yoktur, biz vardır. AK Parti'nin kerameti kendinden değil, sizden menkuldür. Bakınız sayın Kılıçdaroğlu. Kılıçdaroğlu'nun Yozgat'ta ne anlama geldiğini biliyoruz. Yozgat'ın çok türküsü var. Yozgat Sürmeli diye, Nida Tüfekçi'nin. Ne diyor, 'Dersini almış da adiyor ezber. ' Ey Kılıçdaroğlu, 12 Eylül'de bu milletten dersini aldın ama, hala ezberleyemedin" dedi.
BAY KEMAL ÇIRAK BİLE OLAMADIN
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin, dün internet günlüğünde yazdığı ifadeleri gündeme getirirken, "CHP'de listeler belirlenmeden önce Demirel, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu aradı. Hem de bir kez değil. CHP'ye, 'Haberal' baskısı yaptı'. 'Nereden mi biliyorum?' diye soruyor gazeteci ve cevabını veriyor: Bu telefon görüşmelerinin birine tanık oldum da, şahit oldum da ondan diyor. Bu telefona tanık olduğumda, yazmamam istenmişti, 'off the record' diyorlar buna. Bugün bu isteğin geçerliliğini yitirdiğini düşünüyorum diyor. Ben söylemiyorum, bayan gazeteci söylüyor. Ahh ah. Neler oluyor ya. Milletten neler gizleniyor, ne dolaplar dönüyor. Meydanlarda 'ben Kemalim', 'ben dürüstüm', 'ben yalan söylemem' diye gezinen Bay Kemal, meğer nerelerden talimat alıyor, ne dolaplar çeviriyor. Bay Kemal, sen çırak bile olamadın yahu. Sen akıl hocandan dersini almaya devam et. Güzelce ezberle, önce bir çırak ol çırak" dedi.
87 YAŞINDA HALA ORTALI KARIŞTIRIYOR
Konuşmasının devamında Demirel'i kasteden Erdoğan, CHP'nin 87 yaşında bir akıl hocası olduğunu belirtirken şunları söyledi:
"Şimdi gazetelerde röportajlara başladı, siyasete soyunacak belli. Bizlerle ilgili diyor ki, evham yapıyorlar. 'Ben CHP'nin akıl hocası milli şefi değilim' diyor. Meydanlarda ben Kemal'im, dürüstüm diyen Bay Kemal. Ben nerelerden talimat alıyorum, ne dolaplar çeviriyor, bay kemal, sen çırak bile olamadın yahu. Belki bu beyefendiyi tanımam, ben buradan Yozgat'dan bazı ipuçları vereyim. Bu beyefendi CHP'ye geçmişte neler söylemiş. Diyor ki beyefendi. 'CHP ülkede çıkan kanunsuz olayların baş tertipçisi ve tahrikçisidir. ' Bunları sen söyledin sen. Otur oturduğun yerde, ne işin var gazete gazete dolaşıyorsun. Otur da bey zannetsinler. 87 yaşındasın hala ortalığı karıştırıyorsun. Sessiz dur.
Yok, Ne diyor bak, aynı beyefendi, 'CHP her şeyi berbat ettikten sona hükümeti bırakıp kaçmıştır. Halk Partisi'ne kalsa hükümet 100 defa batmıştır' diyor. Bitmedi devam ediyor yine Demirel. 'CHP ile kalkınma yan yana gelmez diyor. CHP ile anarşi yan yana gelir' diyor. ve 'bunlar birbirine yakışır' diyor. Yine CHP'nin seçmenine sesleniyor Demirel. 'Yolda altın bulsanız CHP ile bölüşmeyin. " Bir şey daha söylüyor, 'CHP iktidarında ineklerin sütü kurur sütü 'diyor. Bunlara şimdi ne oldu, ne getirdi, bayram değil, seyran değil. CHP 27 Mayıs müdahalesine çanak tutup, merhum Adnan Menderes ve iki arkadaşının idam sehpasına götürülmesine seyirci kaldı. Bu emekli beyefendi de 28 Şubat müdahalesine kol kanat gerdi. Şimdi bu statükonun iki bekçisi buluştular. Bunları Alevi vatandaşlara nasıl anlatacaksınız. "
KILIÇDAROĞLU'NA YÜRÜYEN YALAN DEDİM
Türkiye'de 490 bin konut inşaa edildiğini, 260 bininin ise sahiplerine teslim edildiğini belirten Erdoğan, "Biz ne dedik, ne aldatan olacağız ne aldanan olacağız. Şimdi sayın Kılıçdaroğlu'na. Siz dürüstsünüz öyle mi? Siz sözünüzde durursunuz öyle mi? Siz Gandi'siniz ya. Antalya'ya verdiğiniz sözler ne oldu. İşte o gün Antalya'da nasıl yalan söylediyse, bugün de Türkiye'ye yalan söylüyor. Bugün tüm Türkiye'yi aldatmak istiyorlar. Ben sayın Kılıçdaroğlu'na yürüyen yalan dedim. Gördüm ki hafif kalır be. Şimdi ne deyim. Bunlar koşan yalancı koşan. İşte Antalya'daki afişler. Belgeli yalancı bunlar" dedi.
BÜYÜK KIZIMIN EVLİLİK DAVETİYESİ
Başbakan Erdoğan, bugün bir büyük gazetede Kılıçdaroğlu'nun yalan söylediğini belirtirken, "Güya ben büyük kızımın evlilik davetiyesini özel uçakla Ürdün kralına göndermişim. Böyle hayasızlık olur mu? Sonra bazı yayın organları diyormuş Başbakan böyle konuşmadı. Ben bu Kılıçdaroğlu'na diyorum ki, dürüstsen, mertsen çık bunları açıkla. Sen namertsin, sen dürüst değilsin. Sen hangi çağda yaşıyorsun. Özel uçakla davetiye mi gönderilirmiş ya. Böyle saçmalık mı olur, böyle şey mi olur ya. Değerli kardeşlerim. Bunların geçmişi de bu, bugüne de bu. Fakat bunlarda yüz yok. ve yalanı bunlar güle oynaya söylerler. Sorduğum sorulara cevap veremezler, yalanını takip etmekten bıktım" dedi.
12 HAZİRAN'DA MHP'YE DERSİNİ VERİN
Konuşmasının devamında Bahçeli'ye göndermede bulunan Erdoğan, "Sen 3, 5 yıl Başbakan Yardımcılğıı yaptın. Ben de İstabul'da Belediye Başkanlığı. Çıkarsaydın o dosyaları. Bana partiyi kurduğumuz andan itibaren 57 tane dava açıldı. ve şu anda 3-4 tane dava var. Benim abdestimden şüphem yok ki, namazımdan şüphem olsun. Onun için yüce divana gönderecekmiş. Nereye gücün yetiyorsa onu yap. Sayın Bahçeli, sen daha çok beklersin çok. Gelin bu MHP'ye 12 Haziran'da dersini verin. Verin dersini. onun için de benim Yozgat'tan beklentim şu. Yozgat'tan 4'te 4 bekliyorum. Yozgat'a bu yakışır" dedi.
CHP İLE İLGİLİ BİR BELGE DAHA YAYINLAYACAM
Başbakan Erdoğan, Yozgat'ta coşkulu kalabalığa hitaben yaptığı konuşmasında, CHP ile ilgili bir belge daha yayınlayacağını söyledi. Erdoğan, "Bu CHP'nin geçmişinde neler var. 4 Mart 1949 tarihli bir Bakanlar Kurulu kararı. CHP'nin aynen şu ifadeler yer alıyor: Bolu'daki Karakadı Caminin bakım ve onarım giderleri devlet bütçesinden ödenmek ve kitaplık olarak kullanılmak üzere Milli Eğitim Bakanlığı'na tahsisi kararlaştırılmıştır. Böylece Karakadı cami kapatılıyor. Altında imzalar. Belgeler konuşuyor. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, altında CHP hükümetinin Başbakanı ve bakanların imzaları. CHP'nin cami kapattığının, camileri ahır olarak ispatıdır bu. Atatürk sağlığında Konya'daki camilerle ilgili de İnönü'ye bir emir veriyor, bunların süratle restore edilmesini istiyor. Atatürk ölüyor, onları restore etmek kime kalıyor, bize kalıyor bize" dedi.
Başbakan Erdoğan, CHP İstanbul Millekili adayı Prof. Dr. Binnaz Toprak'ı kastederek, bir kadın profesörün İstanbul Zincirlikuyu mezarlığı önünden geçtiğini hatırlatırken, "Burada bir kitabede 'Her Nefis Ölümü Tadacaktır' diyor. Fakat bu profesör herhalde onu beğenmemiş olacak ki, 'çok sinir bozucu' diyor. ya sen profesör olmuşsun ama. Bunu, herhalde Allah'ın ayeti olarak bilmiyor. Zannediyor ki İstanbul Büyükşehir belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın sözü. Hala manevra yapıyor. Prof olmak başka bir şey. Çünkü ilim kadını olabilirsin, ama profesör olduğu zaman her şeyi bilirim anlamına gelmez. Bir defa irfan sahibi olacaksın. Dini, milli, manevi değerlere tahammül edemediler. Ben bu belgeleri televizyon programlarında açıklamaya devam edeceğim. Beni izlemeye devam edin. istiyorum ki gençler CHP'nin nasıl bir zulüm ocağı olduğunu görsün, öğrensin. CHP döneminde milletin bu züulüm altında inim inim inletildiğini bugünün gençleri görsün, ona göre yerlerini alsınlar" dedi.
YÜCE DİVanA SEN Mİ, YOKSA BEN Mİ GİTMEM LAZIM
Türkiye'nin, şu anda dünyanın en güçlü ekonomisinden biri olduğunu belirten Erdoğan, MHP'nin hükümeti 23, 5 milyar dolar borçla devrettiğini belirtirken, şu anda 5 milyar borcun bulunduğunu söyledi. Erdoğan, "18, 5 milyarı biz ödedik. Şu anda 5 milyar borcumuz var. Sayın Bahçeli, Yüce Divan'a senin mi, yoksa benim mi gitmem lazım. Soruyorum milliyetçilik kafatasçılık mıdır? ırkçılık mıdır?" diye sordu.
BAK BUNUN ADI FATİH PROJESİ
Konuşmasının devamında Kılıçdaroğlu'nun 600 lira vereceğini belirttiğini söyleyen Erdoğan, "Kılıçdaroğlu 600 lira vereceğim diyor. Devletin kasasındaki 95 milyar dolara sulandı. Üniversite öğrencileri, bizden önce burs neydi biliyormusun, 45 lira veriliyordu, şimdi biz ne veriyoruz, 240 lira. Eğer kredi yurtlarında kalıyorsan 150 lira veriyoruz, beslenme yardımını 390 lira yaptık. Master öğrencisiysen 480 lira, doktora öğrencisiysen 720 lira veriyoruz. Neden, çünkü eğitimi çok önemsiyoruz. Şimdi yeni bir müjde. O da şu. Okullarda artık kara tahtaları kaldırıyoruz. Akıllı tahtaya geçiyoruz. Bunlar bilgisayar donanımlı olacak. ve İnternet ağı ile dünyaya bağlı olacak. Her öğrencimizin eline de elektronik kitap vereceğiz. Bütün müfredat bunun içerisinde olacak. ve bunları ücretsiz olarak öğrencilerimize vereceğiz. Sayın kılıçdaroğlu, Bahçeli. Bak bunun adı Fatih Projesi. Bizim uygulamamıza hayaliniz bile ulaşamaz. Halep ordaysa arşın burada. Seçimden sonra ihalesini yapacağız, bir taraftan akıllı tahtalar üretilecek, elektronik kitaplar üretilecek, 4 yılda bütün akıllı tahtaları monte edeceğiz, elektronik kitapları dağıtacağız, 4 sanede bitireceğiz" dedi.
HASTANE KAPILARINDA ANAMIZI AĞLATTILAR
Sağlıkta önemli atılımlar yaptıklarını da belirten Başbakan Erdoğan, bütün hastaneleri birleştireceklerini hatırlatırken, "Kılıçdaroğlu 'SSK'yi bu kapsama alamazsınız' dedi. Niye Bay Kemal. 8 sene 90'lı yıllarda SSK Genel Müdürlüğü yaptı. Sigorta hastanelerinde doktor kuyruğunda, Allah aşkına az mı beklediniz ilaç kuyruğunda, ilaçların tamamını alabildiniz mi? Şimdi soruyorum Yozgatlı kardeşime. İstediğin hastaneye gidiyor musun? İstediğin eczaneden ilacını alıyor musun? Daha ne diyeyim kardeşlerim. Biz sizin hizmetkarınız. Onun için de hepsini birleştirdik, özel, diğer devlet hastanelerin. Sayın Bahçeli'nin döneminde ölüleriniz bile hastanelerde rehin kalıyordu. ya bu Bahçeli'ye nasıl oy vereceksiniz. Ölünüzü bile rehin alanlara soruyorum, nasıl oy vereceksiniz? Başımızı iki elimizin arasına alıp, iyi düşünelim. Müslüman, bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. Bunu iyi bilelim. Anamızı ağlattılar bizim, bu hastane kapılarında" dedi.
KILIÇDAROĞLU GİBİ BEDAVA DAĞITMIYORUZ
Konuşmasının son bölümünde genç kızlara, yeni evlenen fakir fukaraya da seslenen Erdoğan, "Genç kızlara, yeni evlenenlere, fakir fukara evlenenlere şimdi bir uygulama yapıyoruz. 50 metrekarelik dairelere başlıyoruz. İçini de beyaz eşyası mobilyası olacak ve 20 yıl vade ile vereceğiz. Ayda 100 lira taksitle. Nasıl. Bak biz Kılıçdaroğlu gibi bedava dağıtmıyoruz. Çünkü biz balık tutmayı öğretiyoruz. Çalışanla çalışmayanın arasındaki farkı ortaya koymamız lazım" diye konuştu.
SOMALİ'DEN GELDİ, AK PARTİ'Lİ OLDU
Yozgat Mülteci Misafirhanesi'nde kalan Nur ailesinin de Başbakan Erdoğan'ı miting alanında Türk bayarğı eşliğinde AK Parti'li bayrağını birlikte sallarken slogan atması dikkat çekti. Somali'den 6 yıl önce mülteci olarak gelip, misafirhanede kalan 34 yaşındaki Muhammed Nur, eşi Ayşa Nur ve 1, 5 yaşındaki küçük kızı Hamdiye Muhammed Nur ile miting alanında Yozgatlı vatandaşlarla birlikte Başbakan Erdoğan'a destek verdi.
16 TESİSİN TOPLU AÇILIŞ YAPTI
Başbakan Erdoğan, Cumhuriyet Alanı'nda yaptığı konuşmasının ardından Yozgat Şehitler Fen Lisesi bahçesinde 16 tesisin toplu açılışını gerçekleştirdi. Erdoğan, Şehitler Fen Lisesi pansiyonunun açılışı sırasında Başbakan Erdoğan kürsüden öğrencilere, "Odalarınız kaç kişi, memnun musunuz?" diye sordu. Öğrenciler ise 4 kişilik olduğunu belirtmeleri üzerine Yurt Kur Genel Genel Müdürü Hasan Albayrak'a dönerek, "Ben 4 kişilik olacak diye talimat vermedim. Neden böyle? diye sordu. Erdoğan, tesislerin açılışı kurdalesini kesti, daha sonra helikopter ile Malatya'ya geçti.
(
Bu Habere Yorum Yazmak İstemez misin ! )
Yayın
Tarihi:-5/18/2011 4:32:54 PM
Görüntülenme: 1435
Bu Haberi Paylaş !
Bu Haber e Yapılan Yorumlar
Henüz Yorum Yapılmamış